Prof. Dr. Ali Fuad Başgil "Gök kubbe altında yepyeni hiçbir fikri yok. En yeni fikir eski bir fikrin yeni bir elbise
giymişidir." der. Hakikat farklı aynalarda tezahür ederken çeşitlilik ortaya çıkar. Çeşitlilik ise fıtratın ana ilkelerinden
biridir.

Sözlerin başında ezelden gelip ebede giden Allah'ın kelamı gelir. Kainatın yaratıcısı vahiy yoluyla şuur sahibi
varlıklara/insanlara ve cinlere hitap etmiş; ilk muhatap ise nebiler silsilesi ve nihayetinde Hz. Muhammed (as)
olmuştur. Onun sözleri Kuran ayetlerinin ilk tefsiri mesabesindedir. Dolayısıyla bu kitaptaki sözler hiyerarşik olarak üç grupta tasnif edilmiştir.
1. Ayetler
2. Hadisler
3. Diğer Sözler

(Hz. İsa'nın (as) sözleri muharref İncil'den alındığı için "diğer sözler" arasında yer almıştır.)
Bu çalışma kültür tarihimizde önemli bir yer tutan "40 Hadis" geleneğinden de katkı almıştır. "Kırk" sayısının niçin
tercih edildiği ile ilgili bir istifhama karşı şunu söyleyebiliriz:
Bazı sayılar elbette bir şifre/anahtar işlevinin üstlenmektedir. Aynı zamanda çoklukta kinaye olarak da
değerlendirilebilir.

Bir sözde iki temel öğe olmalıdır:

1. Hikmet
2. Güzellik

Bu sebeple ikinci ve üçünü gruptaki sözlerin derlenmesinde hikemi ve estetik kriterler dikkate alaınmıştır. Ön tarafa
konulan fotoğraflar anlam çerçevesine kısmen tekabül etmektedir. Belki okuyucunun gönül tellerine dokunmaya
muhayyile ve zihin dünyasında bir kibrit yakmaya vesile olacaksa kendimizi bahtiyar addedeceğiz.

Negatif duyguların cirit attığı kötülüğün ve çirkinliklerin arz-ı endam ettiği ve sergilendiği ve dünyada karanlıkla
boğuşmaktansa bir mum yakmayı tercih ettik. Güzel görüp güzel düşünerek hayatımızı hikmet ve güzellikle
taçlandırmak temennisiyle.