Uzun bir süre baskı ve sansür uygulamalarının gölgesinde varlığını sürdürmeye çalışan Osmanlı matbuatı ikinci meşrutiyetin ilanının ardından hâkim olan hürriyet ortamında deyim yerindeyse bir patlama yaşamış; sayıları yüzlerle ifade edilen pek çok farklı gazete ve mecmua matbuat dünyasında yerini almıştır. Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi tarafından neşredilen Hikmet gazetesi dönemin önemli muhalif yayınlarından biridir. Matbuat faaliyetlerine Sultan II. Abdülhamid döneminde başlayan Ahmed Hilmi bu süreçte muhalif içerikli yazılarından ötürü gazete kapatma ve sürgün cezalarıyla karşı karşıya kalmıştır. Kendini bir İttihad ve Terakki taraftarı olarak tanımlayan Ahmed Hilmi bir mütefekkir olarak üzerine düşen "Hakk'tan ve halktan yana" olmak vazifesini ifa etmek adına meşrutiyetin ilanının ardından hüküm süren İttihad ve Terakki'yi uygulamadaki yanlışları gördükçe en sert şekilde tenkit etmekten geri durmamıştır.