Bir hayal benimki... Bu yazdıklarım belki bir yerlerde durur, sonra zamanı aşarak ortaya çıkar ve bugünün Ege yemekleri konusunda okuyucuya bilgi verir.
Kitabım, kimseye yemek öğretmek düşüncesi ile yazılmamıştır. Ailemizde ve benim mutfağımda pişen geleneksel, bozulmamış tatların kayda geçirilmesi, ailenin genç üyelerine kayıt bırakılması amacını taşımaktadır.
Bu kitabı yazmaya başlayınca yemeklerle ilgili çokça anım olduğunu fark ettim. Bazılarını yemeklerin başında anlattım; ilgili fotoğrafları da ekledim. Geçen yılları vurgulamak için kitabımın ilk sayfasında bebekliğimi, sonuna doğru da şimdiki hâlimi fotoğraf olarak paylaştım. Aradaki zaman; damağıma, belleğime bu kitapta anlattığım tatlarla kazındı.
Beslenme alışkanlığımız, doğduğumuz coğrafyanın bize sunduklarıyla oluşur. Damak lezzetimiz o coğrafyada gelişir, aile yemeklerinde sabitlenir. Bu, demek değildir ki gelişmez. Zamanla tat yelpazesi genişleyen damağımız; yeni lezzetler tanır, değişir ama o ilk tatları illaki arar.
Ben, Türk hanımlarının gerçekten birer profesyonel aşçı olduğunu düşünüyorum. Bizim yemeklerimiz diğer ülke yemekleri gibi eti, sebzesi, sosu ayrı ayrı pişirilip sonra birleştirilmiyor, aksine tüm malzemeler sosun içinde pişiyor. Bu nedenle yemeğin suyunun, etin, sebzenin ayarının tam yapılması gerekir. Altını söndürdüğümüz yemek, kararında pişmeli; suyu ve tuzu tam kararında olmalı. Bu, tam bir başarıdır. Ben de kendi başarılı lezzetlerimden bir kısmını sundum sizlere. Beğenmeniz dileğiyle...
Sevda Sadıç