6415 sayılı kanunun iki önemli özelliği bulunmaktadır. Birincisi, terörizmin finansmanı suçunu düzenlemesi; ikincisi ise, hukukumuzda ilk defa malvarlığının dondurulması tedbirine yer vermesidir. Her iki konu da, ulusal ve uluslararası hukuk alanlarında tartışmalı olduğu gibi, pek çok karşılaştırmalı hukuk sisteminde de tartışmalı olmaya devam etmektedir.
Terörizmin finansmanı suçu ile ilgili olarak suç teorisi çerçevesinde açıklığa kavuşturulması gereken pek çok önemli husus bulunmaktadır. Örneğin, suçun manevî unsuruna ilişkin olarak suç tipinde yer verilen ve aslında 1999 tarihli Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Konusunda Uluslararası Sözleşme'den kaynaklanan kavramların Türk ceza hukuku ve suç teorisi sistemine uygun bir biçimde yorumlanması ve uygulanması gerekmektedir. Diğer bir tartışmalı alan ise, suça ilişkin içtima problemleridir.
Buna karşılık, terörizmin finansmanı suçu ile ilgili olarak pek çok Yargıtay kararı bulunmasına rağmen, bu kararlarda suç tipine ilişkin bazı önemli problemleri açıklığa kavuşturan yeterli değerlendirmelere rastlanamamaktadır.
Bu kitap, hem hukuk alanında çalışan araştırmacı ve bilim insanlarının, hem de hukuk uygulayıcılarının yararlanabilecekleri düşüncesiyle hazırlanmıştır. Çalışmada, terörizmin finansmanı suçu ile ilgili olarak, hâlen mevcut bulunan çeşitli teorik problemler farklı ve alternatif görüşler çerçevesinde ele alınmıştır. Ayrıca, malvarlığının dondurulması tedbiri ile ilgili hükümler incelenmiştir. Bu kapsamda, hem uluslararası hukukun incelenen konulara yaklaşımı değerlendirilmiş, hem de bazı önemli karşılaştırmalı hukuk sistemlerinde yer alan düzenlemelere yer verilerek, gerekli mukayeseler yapılmıştır.