Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim
Arşiv Belgeleri Işığında Marko Paşa
%30 
260,00 TL
182,00 TL

Arşiv Belgeleri Işığında Marko Paşa

%30 
260,00 TL
182,00 TL
%30 
260,00 TL
182,00 TL
Kazancınız:78,00

Tükendi

Gelince Haber Ver
Kitap Açıklaması

Büyük Osmanlı çatısı altında buluşan gayrı-müslimler arasında Ermeni ve Rumların ayrı bir yeri  ve konumu vardı. Onlar asırlara yayılan kültürel bir mayalanmayla bu büyük terkibin en esaslı ses ve renklerinden biri olmuşlardı. Yerli Rumlarımız Yunan devleti kurulduktan sonra bile ekseriyetle İstanbul'u Atina'ya tercih etmiş ve Osmanlı çatısı altında yaşamayı yeğlemişlerdi. "Osmanlının en uzun yüzyılı"nın bilhassa ikinci yarısı yerli Rumların altın yıllarıydı. Gayrı-müslimlerle ilgili kısıtlamaları kaldıran hukuki düzenlemeler zengin ve güçlü bir Rum elitinin doğmasına hizmet etmişti. Rumlar bir yandan Batılı şirketlerin komisyoncuları aracıları ve bankerler olarak zenginleşirken diğer taraftan Devlet yönetiminde ve bilhassa Hariciye'de hatırı sayılır bir ağırlık kazanmışlardı. Ancak Büyükelçiler arasında Musuros'un Atina'da Karateodoris'in de Berlin Kongresi'nde Osmanlı Devleti'ni temsil ederken gösterdikleri gayret dönemin Rum aydınlarının  sadakatinin ve Osmanlı tebaası olmayı nasıl içselleştirdiklerinin tipik örnekleriydi. Ne var ki yakın tarihin siyasi çalkantıları bu kader ortaklığına daha fazla izin vermedi. Geçen asrın başında İstanbul nüfusunun nerdeyse üçte birini teşkil eden Rumlar ve onların önemli şahsiyetleri zamanla buharlaştılar ve silik birer hatıraya dönüştüler.

Saray tabibi Meclis-i Ayan üyesi Mekteb-i Tıbbiye nâzırı Kızılay'ın kurucularından olması gibi seçkin vasıflarına ve üstelik birkaç kuşak önce yaşamış olmasına rağmen Marko Paşa'nın portresi de bugün hayli puslu ve gölgeli. O şimdilerde daha çok "Derdini Marko Paşaya anlat" sözüyle ve yılda bir Kızılay'ın kuruluş törenlerinde hatırlanıyor. Daha çok zengin arşiv belgelerine ve Mekteb-i Tıbbiye'deki talebelerinin hatıralarına dayanan bu mütevazi çalışmayla biz o sisleri  biraz olsun aralamayı ve gölgeler içindeki simasını belirginleştirmeyi  amaçladık.

Hayatını Türk tıbbına vakfeden ve bu ülkeyi ülkesi bilen Marko Paşa bugün Kuzguncuk sırtlarında denize nâzır kabristanında son uykusunu uyuyor ve geçmişteki ortak tarihe tanıklıkta bulunuyor. Bu çalışma Türk Tıbbının ona olan şükran borcunun küçük bir ifadesi..

Kitap Özellikleri'''''''
Barkod9786057683519
Basım Yılı2021
Cilt DurumuKarton Kapak
DilTürkçe
Ebat13,5 x 21
Kağıt TürüKitap Kağıdı
favorilerime ekle
Kitap Açıklaması

Büyük Osmanlı çatısı altında buluşan gayrı-müslimler arasında Ermeni ve Rumların ayrı bir yeri  ve konumu vardı. Onlar asırlara yayılan kültürel bir mayalanmayla bu büyük terkibin en esaslı ses ve renklerinden biri olmuşlardı. Yerli Rumlarımız Yunan devleti kurulduktan sonra bile ekseriyetle İstanbul'u Atina'ya tercih etmiş ve Osmanlı çatısı altında yaşamayı yeğlemişlerdi. "Osmanlının en uzun yüzyılı"nın bilhassa ikinci yarısı yerli Rumların altın yıllarıydı. Gayrı-müslimlerle ilgili kısıtlamaları kaldıran hukuki düzenlemeler zengin ve güçlü bir Rum elitinin doğmasına hizmet etmişti. Rumlar bir yandan Batılı şirketlerin komisyoncuları aracıları ve bankerler olarak zenginleşirken diğer taraftan Devlet yönetiminde ve bilhassa Hariciye'de hatırı sayılır bir ağırlık kazanmışlardı. Ancak Büyükelçiler arasında Musuros'un Atina'da Karateodoris'in de Berlin Kongresi'nde Osmanlı Devleti'ni temsil ederken gösterdikleri gayret dönemin Rum aydınlarının  sadakatinin ve Osmanlı tebaası olmayı nasıl içselleştirdiklerinin tipik örnekleriydi. Ne var ki yakın tarihin siyasi çalkantıları bu kader ortaklığına daha fazla izin vermedi. Geçen asrın başında İstanbul nüfusunun nerdeyse üçte birini teşkil eden Rumlar ve onların önemli şahsiyetleri zamanla buharlaştılar ve silik birer hatıraya dönüştüler.

Saray tabibi Meclis-i Ayan üyesi Mekteb-i Tıbbiye nâzırı Kızılay'ın kurucularından olması gibi seçkin vasıflarına ve üstelik birkaç kuşak önce yaşamış olmasına rağmen Marko Paşa'nın portresi de bugün hayli puslu ve gölgeli. O şimdilerde daha çok "Derdini Marko Paşaya anlat" sözüyle ve yılda bir Kızılay'ın kuruluş törenlerinde hatırlanıyor. Daha çok zengin arşiv belgelerine ve Mekteb-i Tıbbiye'deki talebelerinin hatıralarına dayanan bu mütevazi çalışmayla biz o sisleri  biraz olsun aralamayı ve gölgeler içindeki simasını belirginleştirmeyi  amaçladık.

Hayatını Türk tıbbına vakfeden ve bu ülkeyi ülkesi bilen Marko Paşa bugün Kuzguncuk sırtlarında denize nâzır kabristanında son uykusunu uyuyor ve geçmişteki ortak tarihe tanıklıkta bulunuyor. Bu çalışma Türk Tıbbının ona olan şükran borcunun küçük bir ifadesi..

Kitap Özellikleri'''''''
Barkod9786057683519
Basım Yılı2021
Cilt DurumuKarton Kapak
DilTürkçe
Ebat13,5 x 21
Kağıt TürüKitap Kağıdı
Benzer Ürünler
İnsanlığın Medeniyet Destanı
%40
195,00 TL
117,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Ana Hatlarıyla İslam Tarihi 1
%33
240,00 TL
160,80 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Anahatlarıyla Dinler Tarihi
%33
235,00 TL
157,45 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Bizans Tarihi
%26
210,00 TL
155,40 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Devlet-i Aliyye
%34
250,00 TL
165,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Devlet-i Aliyye IV
%34
260,00 TL
171,60 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Erzurum Fatihi Abdurrahman Gazi
%40
100,00 TL
60,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Kazım Karabekir ve İstihbarat
%24
70,00 TL
53,20 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.