Tapu sicili hukuku taşınmazlar üzerindeki mülkiyet hakkının en büyük teminatıdır. Bundan dolayıdır ki tapu sicilinin hukuka aykırı olarak tutulmasından dolayı devletin kusursuz sorumluluğu söz konusudur. Tapu sicilinde ana sicillerin yanı sıra yardımcı siciller ve mülkiyet hakkını teminat altına alacak diğer siciller de bulunmaktadır. Sicilin hukuka aykırı olarak tutulması sonucu yaşanan hak kayıplarının önüne geçilebilmesi için hem Medeni Kanunda hem de tüzüklerde belli başlı düzenlemelere yer verilmiştir. Tapu sicilinde mülkiyeti kuran ana işlem tescildir. Ancak tescilin yanı sıra taşınmaz üzerinde Kanunda özel olarak öngörülmüş mülkiyet dışında bazı hakların kurulması değiştirilmesi ve kaldırılması için şerhler beyanlar gibi belli başlı işlemler de öngörülmüştür. Bu işlemleri hukuka uygun olarak kurulması ve geçerliliğinin sağlanması için tapu memurlarına önemli görevler düşmektedir. Bunların geçekleştirilmesi ve düzenlenmesinde kanuni düzenlemelere yer verilmiştir. Bunların yanı sıra sicilde tescilli bir taşınmaz hakkında açılan davalarda taşınmaz üzerinde mülkiyet iddiasında bulunan tarafın haklarının kaybolmaması için gerekli olan tedbirlerin alınması gerekmektedir. Medeni usul hukukunda ihtiyati tedbir olan karaların Tapu Sicil hukukunda özel nitelikli şerhler olarak kendilerini göstermektedirler. Tapuların güncelliklerini sağlayabilmek için yapılması gereken işlemler ve tapuda işlem yapılırken bizzat veya vekâleten işlemlerin sonuçları da önem arz etmektedir. Tebliğ olarak sunulan konuların geniş metinleri kitap içeriğinde yer almışlardır.